When They See Us - Dizi İncelemesi

Yine çok ara verdim değil mi? Ama her şeyle tek başıma ilgilenmeye çalıştığımdan cidden yetişmekte problem yaşıyorum dolayısıyla da bu durumda en zararlı çıkan (benim için aslında en kıymetli olan) blogum oluyor. 

Başından sonuna kadar gözyaşları ve öfke içerisinde izlediğim bu diziyi paylaşmasam olmazdı. Aslında yeni değil çıkar çıkmaz izledim fakat ancak fırsat bulabiliyorum yazıya dökmeye. Dilerseniz dizinin künyesi ile başlayalım herzamanki gibi.

When They See Us

Türü: Biyografi, Drama, Tarih

Yayın Tarihi: 31 Mayıs 2019

Imdb puanı: 9,1 

Süre: 1 saat 5 dakika civarı

Dizi Netflix yapımı olup Amerika'da çekilmiştir. 

Dizinin Yönetmeni: Ava Duvernay

Belki bilenleriniz, duyanlarınız vardır; dizi "The Central Park Five" olayını konu alıyor. Peki nedir bu olay? (spoiler vermeden olayı ve diziyi anlatmam mümkün değil o yüzden şimdiden izlemeyen veya olayı duymayanlardan özür dilerim. Daha detaylı bilgi edinmek isteyenler için de internette milyonlarca kaynak bulabileceklerini belirteyim.) 

1989 yılında Central Park'ta çok ağır bir darp ve arkasından tecavüz yaşanıyor. Olayla ilgili çok net kanıtlar varken polisler gaza gelip etraftan zenci çocukları toplamaya başlıyorlar. Öyle ki bırakın yakın çevreyi alakalı alakasız buldukları herkesi götürüyorlar. Dayakla, işkenceyle, kandırarak çocuklara olayı itiraf ettirip yargılayıp hapse tıkıyorlar. Olay ne yazık ki yaşanmış zaten o yüzden oturup sürekli ağlayasınız geliyor. Kimilerine çok gelmiş olabilir ama onların aklanıncaya kadar yıllarca çektiklerinin yanında hiçbir şey kalır bizim bu izlediklerimiz. Polislerin yaptıkları "Cadı Avı"na en büyük destek basından ve Trump'tan geliyor. Kendisinin tv'de verdiği demeçleri gerek diziyi izlerken gerekse konuyla ilgili araştırmalarda çok rahatlıkla bulabilirsiniz. 

Vicdan duygusunun bazı insanlarda hakikaten hiç varolmadığını dolayısıyla da adalet kavramının olgunlaşmasının asla mümkün olamayacağını düşünüp kahroluyorsunuz. Dünyanın en gelişmiş ülkelerinden birinde dahi böyle olayların yaşanması her şeyin herkes için olabileceğinin bir diğer kanıtı diye düşünüyorum. 

Bu diziyi (yetişkin olan) herkes izlemeli; çünki dünyanın aslında nasıl bir yer olduğunu ve aynı zamanda bunu yaşayan insanların hala nasıl dimdik ayakta durup, hayata tutunabildiklerini görmeli. 

Tartışmasız olarak herkesi daha fazla üzen Korey Wise'ın hikayesi. 

Olayın içine arkadaşını yalnız bırakmamak adına dahil olup sonrasında herkesten fazla acı çeken, neredeyse aklını yitirme noktasına gelen Wise'a bu saatten sonra kim kaybettiklerini geri verebilir? 

Bırakın herhangi birinin kaybettiklerini geri vermeyi bu olaya sebep olanların hangisi cezalandırıldı? 

Olayların saçmalığı bizdeki "Pardon" filmini anımsatıyor. Gerçek olmasaymış keşke Handmaid's Tale gibi kurgu bir dünyada gerçekleşseymiş diyorsunuz ama ne yazık ki bunları yaşayanlar da sizin bizim gibi insanlar. 

Yıllar sonra adalet tesadüfi bir şekilde yerini buluyor bu 5 (1'i latin 4'ü siyahi) çocuk aklanıyor. Bir de tazminat ödeniyor. (Hangi tazminat işkence dolu geçen yıllarınızı geri getirir bilemiyorum ama) Sorumlular herhangi bir ceza almıyor. Sadece azıcık da olsa rahatlatabilecek bir gelişme; bu dizi sonrası Savcı Elizabeth Lederer ders verdiği Colombia Üniversitesinden kovuluyor. Polis Şefi Linda Fairstein'in de yazmış olduğu kitaplar çok satanlar raflarından alınıyor ve yayıncısı ile anlaşması bozuluyor. 

Dizinin sonunda bu insanların o kadar felaketin arkasından hayata hala nasıl sıkı sıkıya bağlı olduklarını görüyorsunuz. Hatta içten içe utanıyorsunuz da. Yaşamak bazıları için çok daha zor... 


Çeşitli konulardaki paylaşımlarım için beni instagram sayfam dilifeful dan veya bilgilendirici videolarım için youtube sayfam dilifeful youtube tan takip etmeyi unutmayın. 

Sevgiler, iyi seyirler.